Sevgi sadece anlayış ve farkındalıkla mümkündür. Diğer kişiyi anlamak ve saygı duymakla kalmayıp, varlığının en derin özüne ulaşmak gerekmektedir. Kendi en derin özünü keşfederken diğerinin de en derin özünü görebilmek, sevginin temelini oluşturur. Ruhlar bir araya geldiğinde, ayrı olmaktan çıkarak bir bütün haline gelirler.
Sevgi ve Şehvet Arasındaki Fark
Sevgi, aşkın en yüce halidir. Şehvet biyolojik bir ateşlilikken, sevgi Fizyolojiyi aşar ve bilinçli bir enerjiye dönüşür. Şehvet tutkuyu, arzuyu ve açgözlülüğü barındırırken, sevgi şefkat, paylaşım ve saygı üzerine kuruludur. Sevgi, ruhu besler ve özgürleştirirken, şehvet bedeni esir alır ve doyumsuzlukla sınırlı kalır.
Sevginin Yüce Gücü
Sevgi, enerjilerin dönüşümüdür. Öfke, hırs ve tutkunun enerjileri dağıtmak yerine içsel bir bütünlüğe kavuşturulduğunda, insanın içsel kaynaklarıyla dolmaya başlar. Bu dolgunluk, sevincin yükselmesine ve manevi bir zenginliğe dönüşmesine olanak tanır. Sevgi, tüm varoluşu kucaklayan bir rahmet halidir ve bireysel olarak yaşandığında evrensel bir sevgiye dönüşebilir.